İstanbul Futbol Antrenörleri Derneği
16437'in üzerinde üyesi ve 54 ilde şubesi bulunan derneğimizin kurulması ve gelişmesi elbette kolay olmamıştır. Bunda kurucu üyelerin çabaları kadar derneğe üye olan antrenörlerin katkıları da büyük rol oynamıştır. Dernek/Kurum Adı: Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği – Tüfad Şube Adı: Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği – Tüfad İstanbul Şubesi Kurum Başk/Tems/Müd: Süleyman Tohumcu Adres: Beylerbeyi Eski Çınar Sok. No:12/1 Çınar Apt. A Blk.81210 Üsküdar / İstanbul Telefon: 0-216 5578222 Telefon 2 : 532 4213566 Faks: 216 5578223
İstanbul Futbol Antrenörleri Derneği
16437'in üzerinde üyesi ve 54 ilde ÅŸubesi bulunan derneÄŸimizin kurulması ve geliÅŸmesi elbette kolay olmamıştır. Bunda kurucu üyelerin çabaları kadar derneÄŸe üye olan antrenörlerin katkıları da büyük rol oynamıştır. DerneÄŸin kuruluÅŸ fikrinin doÄŸuÅŸunu derneÄŸin ilk baÅŸkanı, kuruculardan merhum Sahir Gürkan ÅŸöyle anlatıyor: " 1961 yılı gününü tam hatırlamıyorum. Ankara'da Bedri Kaya ile istasyondan Ulus'a doÄŸru yürüyoruz. Her ikimiz de o tarihlerde iÅŸimizin dışında antrenörlük yapıyoruz. Bedri Kaya bir ara " Sahir, Hüseyin Buran'la görüÅŸsen de üçümüz bir dernek kursak" dedi. Bu fikre aklım hemen yattı. Faaliyet gösteren birçok antrenör arkadaşımız vardı. Bunların arasında bir birlik, bir dayanışma yoktu. Hemen ertesi gün Hüseyin Buran'ı buldum, görüÅŸtüm. Hiç ilgilenmedi. Olay unutuldu gitti. 1964 yılında Futbol Federasyonu baÅŸkanı Muhterem Özyurt 'un çabaları ile ilk ciddi A lisans antrenör kursu Manisa'da açıldı. Bu kurstan önce Ä°ngiltere Futbol Federasyonu öÄŸretim görevlilerinden Eric Jones Türkiye'ye gelerek, Kuleli Askeri Lisesi tesislerinde 30'dan fazla antrenör namzedine 10 günlük bir kurs verdi. Bu kursta yalnız gençlere dönük teknik ve biraz fizik konuları anlatıldı. Tabi 1964 kursu farklı idi. Kursu veren Klaus Peter Kirchrath Hamburg bölge antrenörü ve ünlü Alman teknik direktörü Herberger'in asistanlarındandı. O tarihe gelinceye kadar takımlarımızda aÄŸabey konumunda olan eski futbolcular görev yaparlardı. Bunların bir kısmı yurt dışındaki kurslara da katılmışlardı. Yeterli lisanları olmadığından ellerinde diploma yoktu. Kirchrath'ın 15 günlük bir kurs için Türkiye'ye gelmesi çok ÅŸeyi deÄŸiÅŸtirdi. Artık antrenörler hiç deÄŸilse günlük ve haftalık program yapmasını öÄŸrenmiÅŸlerdi. AntrenörlüÄŸün, sahaya çıkıp takımın başında koÅŸmak olmadığını, bu mesleÄŸin bir araÅŸtırma mesleÄŸi olduÄŸunu öÄŸrenmiÅŸlerdi. O güne kadar elimizde ciddi bir dergi, yayın, tercüme, teknik taktik yazı olmadığından, bilimden uzak saha çalışmaları yapılıyordu. Bir örnek verirsem, o günlerde ne kadar bilinçsiz antrenman verildiÄŸini anlatabilirim sanıyorum: Bizim futbol oynadığımız devirlerde, aÄŸabey durumunda olan ve 50'li yıllarda Ankara'nın büyük takımlarından birini çalıştıran, çok saydığımız birisi vardı. Haftada 2 antrenman o günlerin geçerli sayılan antrenman sayısı idi. Bu kiÅŸi, antrenmanlarda koÅŸu, kültür-fizik ve tabi maçlar yaptırır ve her antrenman sonrasında mutlaka futbolculara saha etrafında 38 tur attırırdı. Neden 37 deÄŸil, 39 deÄŸil de 38 tur. Ä°ÅŸte bunun için Kirchrath'ın geliÅŸi bizde bir dönüm noktası olmuÅŸtur. Manisa'da kurs devam ederken, o yıl Ä°stanbul'da Cihat Arman ve arkadaÅŸlarının kurduÄŸu Türkiye Futbol Antrenörleri DerneÄŸi, kursa katılanları üye kaydediyordu. Bütün arkadaÅŸlar kısıtlı saatlerde yapılan kayıtlar için sıraya giriyor, ellerinde giriÅŸ aidatları ve fotoÄŸrafları ile sıralarını bekliyorlar. Ben de elimde fotoÄŸrafım, sırada arkadaÅŸlarla sohbet ediyorum. Kayıtları arkadaşımız Selahattin Torkal yapıyor. Tam sıra bana geldi, SahirciÄŸim ÅŸu anda çok iÅŸim var ayrılıyorum, sonra dedi. Bu davranışı beni çok üzdü. Bir daha denemeye karar verdim. Üçüncü defa aynı muameleye maruz kalınca kendi kendime " Türkiye'de antrenör derneÄŸi bir tane olacak diye kanun yok. Ankara'ya gider bir dernek de biz kurarız " dedim. Nitekim onlar bir genel kurul bile yapamadan dağıldılar. Manisa’da kurstan döndükten sonra, kursa katılan arkadaÅŸlarım Sabri Kiraz, Ziya Taner, Günaydın Özyurt, M. Ali Par, Yüksel DoÄŸanay, Mustafa Ertan ve Hüseyin Buran ile görüÅŸerek, kursta öÄŸrendiklerimizi Ankara'da faaliyet gösteren diÄŸer arkadaÅŸlarımıza da anlatalım dedik. O tarihlerde Devlet Demiryolları Meslek Okulunda müdür muavini idim. AkÅŸamları dershanelerden birisini bu konuya ayırabilirdim. Pratikleri de Beden Terbiyesi Bölge Müdürü arkadaşımız Sami Yavrucuk'un saÄŸladığı imkanlarla 19 Mayıs iç ve dış sahalarında yapabilirdik. Duyurularımızı yaptık ve Temmuz sonunda 17 kiÅŸiyle kursu açtık. Kursumuza rahmetli Muhterem Özyurt bile ziyarette bulundu. Kursun son günleriydi. Odamda Günaydın Özyurt ile ertesi günün programını yapıyorduk. Ziya Taner içeride ders veriyordu. Günaydın birden, sahir, Ankara'da bir dernek kuralım mı ne dersin' deyiverdi. Ben dünden razıydım. Hemen Ziya Taner'e anlattık.
O bu gibi düÅŸüncelere çok yatkındı. Dershaneye girdik, kursiyerlere açıklama yaptık. Kursa katılıp baÅŸarılı olanlar kurucu üye olabileceklerdi. O kursta herkes baÅŸarılı oldu. Evrakların hazırlanması, vilayete müracaat aylar sürdü. Cemiyetin adı " Türkiye Futbol antrenörleri Cemiyeti" idi. Kasım ayında vilayetten yazı geldi, görüÅŸmek üzere davet ediyorlardı. Gidip dernekler masasındaki görevli ile görüÅŸtüm. DerneÄŸin ismini kullanamıyorduk, çünkü Ä°stanbul'da aynı adla bir dernek vardı. Bu suretle derneÄŸin yeni ismi ortaya çıktı: " Türkiye Futbol Antrenörleri, Menajerleri ve Monitörleri cemiyeti" Monitör antrenör yardımcısı ve amatör takım çalıştırıcısı anlamında uzun yıllar kullanıldı ve çok sayıda monitör kursu da açıldı. Evrakları derneÄŸin yeni adı ile tekrar hazırladık ve vilayete teslim ettik. 5 Ocak 1965 tarihinde ismimiz tescil edildi ve derneÄŸimizin kuruluÅŸu resmen kabul edildi. Ä°lk iÅŸimiz cemiyete bir posta kutusu almak oldu. P.K. 337 Ulus/Ankara. Ä°lk aidatlarımızı da bastırdığımız makbuzlar karşılığında kasamıza yatırmıştık. O gün çok sevinçliydik. Ve nihayet derneÄŸin kuruluÅŸu gerçekleÅŸmiÅŸti.
YORUMLAR