HALİL PAŞA'NIN GÖMÜLÜ BULUNDUĞU TÜRBE



Tamamen kesme taştan inşa olunan bu muhteşem türbe, Aziz Mahmut Efendi Sokağı ile Açık Türbe Sokağı'nın birleştiği yerde ve Aziz Mahmut Efendi Sokağı'nın sol köşesindedir


HALİL PAŞA'NIN GÖMÜLÜ BULUNDUĞU TÜRBE

Aziz Mahmud Hüdâyî Efendi Türbesi'nin sol ilerisindedir. AhÅŸap tavanı çökmüÅŸ, dört duvarı kalmıştır. Türbenin arkasındaki Åžeyh Mes'ut Efendi Türbesi'ne, yan taraftaki AyÅŸe Sultan Türbesi'ne ve hazîreye açılan üç kapısı vardır. Mezarlığa açılan kapının sol tarafında, küçük türbedar odası bulunuyordu. Bunun iki penceresi ve türbeye açılan bir kapısı vardı. Türbenin zemini, klâsik kırmızı tuÄŸla kaplıdır. Ä°ki taÅŸ basamakla AyÅŸe Sultan Türbesi'ne geçilir.

Plânı için Aziz Mahmud Hüdâyî Efendi Türbesi bahsine bakınız. Bugün Arkeoloji Müzesi yazmaları arasında bulunan Halil PaÅŸa Vakfiyesi'ne göre, türbe ve tekke, 1626 Kasımından evvel yapılmıştır. Vakfiyenin tanziminden kısa bir zaman sonra, evkafının mütevellisi (gelirinin yöneticisi) olan Süleyman AÄŸa ile ihtilâfa düÅŸülmüÅŸ ve PaÅŸa, evkafını geri alarak vakfiyesinin iptalini istemiÅŸtir.

Üsküdar mahkemesinde yapılan murafaa (yüzleÅŸerek yapılan duruÅŸma) neticesinde Halil PaÅŸa davayı kaybederek, vakfın es- kisi gibi bırakılmasına karar verilmiÅŸti. Halil PaÅŸa'nın bu külliyesinden baÅŸka Fatih'te, ÅŸimdi Millet Kütüphanesi olarak kullanılan, Feyzullah Efendi Medresesi karşısında ve eski adı Halil PaÅŸa Camii Sokağı olan bugünkü Feyzullah Efendi Sokağı üzerinde, birinci defa sadaret mevkiini iÅŸgal ettiÄŸi 8 Zilkade 1025 / 1 Safer 1028 (17 Kasım 1616 / 18 Ocak 1619) tarihleri arasında, 1026 (1617) yılında yaptırdığı cami ve bu camiin yanında bir çeÅŸme ve camiden "rızıklanmak" için mesken ve menziller inÅŸa ettirmiÅŸtir. Bunlardan baÅŸka, KahramanmaraÅŸ'ın 35 km kuzeyinde bulunan Zeytun (ÅŸimdi Süleymanlı) nahiyesinde, kendi doÄŸum yeri olduÄŸu için, biri kendi ve diÄŸeri aÄŸabeyi Mehmet PaÅŸa'nın ruhu için iki büyük han ve bir köprü, Üsküdar'da bugün için yeri bilinmeyen bir köprü ve Baltalimanı'nda keza bir köprü, Ä°stanbul civarında Haznedar Köyü'ndeki çiftliÄŸinde bir çeÅŸme yaptırmıştır. Kendisi ve eÅŸi Hadice Hatun binti Abdullah için hacılara ve Haremeyn fukarasına sarf olunmak üzere surre tayin etmiÅŸtir.

"BeÅŸ kere yüzbin akçe nakid ile Kısıklı'da bir menzil, Fatih Camii civarında dört menzil ve onbir dükkân, Ä°zmit mülhakatından dört köy ve mezra, doÄŸum yeri olan Zeytun civarında Fernos Köyü, Kilidbahir'de on oda, bir mahzen, iki bahçe ve niceleri" türbesinin vakışarındandır. Mahkeme zaptının bir yerinde (vakfiye 43-a) PaÅŸa'nın 1035 Receb-i gurresinde (29 Mart 1626) Hüdâyî Efendi Zaviyesi için tahsis ettiÄŸi meblağı (parayı), tevzi edilmek üzere, Åžeyh Aziz Mahmud Hüdâyî Efendi'ye teslim ettiÄŸi ve 1036 Recebinin başından itibaren evkafı mütevellisinin, tayin ettiÄŸi parayı zaviye ÅŸeyhine teslim etmesini ÅŸart koÅŸtuÄŸu kaydedilmiÅŸtir. Halil PaÅŸa, Kayseri'nin merkez Tavlusan (Aydınlar) köyünde 1026 (1618) tarihinde bir cami, bir mektep, bir çeÅŸme ve bir kütüphane yaptırmışsa da bugün mevcut deÄŸildir.

Halil PaÅŸa'nın itidalli ve adaletperver bir devlet adamı olduÄŸu söylenir. Sadrazam Halil PaÅŸa ÇeÅŸmesi ve sebili bahislerine bakınız. Osmanlı MüelliÅŸeri adlı eserde, Hüdâyî Âsitânesi ÅŸeyhlerinden Gafurî Mehmet Efendi'nin 1078 (1667-68) tarihinde vefat ederek Halil PaÅŸa Türbesi'ne gömüldüÄŸü yazılıdır. Hüdâyî Tekkesi'nin son ÅŸeyhlerinden olan RuÅŸen Efendi'nin 1916 yılında yapmış olduÄŸu bir plânda ise, Gafurî Efendi'nin kabri, Hüdâyî Efendi Türbesi'nin yanındaki Åžeyhler Mezarlığı'nda gösterilmiÅŸtir.

Mahmut Bey Türbesi bahsine bakınız. Vefeyât'a göre Halil PaÅŸa "el-Gaza-1039" tarihi Muharreminin yirminci günü (9 Eylül 1629) vefat etmiÅŸtir.